KAHRAMANMARAŞ merkezli depremde eşi ve kızını enkaz altında kaybeden ve engelli oğlu Ahmet Barış Keskin (27) ile birlikte 115 saat sonra kurtarılan Abdullah Keskin (61), “Eşimi ve kızımı en son gördüğümde Depremden 10 dakika önceydi, eşim ve kızım birbirlerine sarılırken öldüler, şimdi ‘Mezarlarında yan yana uyuyorlar’ dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen bölgelerden biri olan Gaziantep’in İslahiye ilçesinde yaşayan Abdullah Keskin ve ailesi, 5 katlı Çamlık Apartmanı’nın 2’nci katında yüzyılın felaketine yakalandı. Saat 04.17’de meydana gelen depremin ilk anlarında apartman çöktü ve Keskin ailesi enkaz altında kaldı. Diğer kızları Hayriye Hatice ise şehir dışında bir üniversitede okuyordu. Abdullah Keskin ve engelli oğlu Ahmet Barış aynı odada depreme yakalanınca enkaz altında birlikte hayatta kalmaya çalıştılar. Diğer odada bulunan eşi Rabia ve kızı Fatma ise hayatını kaybetti. Ekipler, anne ve kızın cansız bedenlerine ulaşarak, 115 saat sonra Abdullah Keskin ile oğlu Ahmet Barış’ı kurtardı. Depremin yıldönümüne birkaç gün kala eşi ve kızının mezarlarını sık sık ziyaret eden Keskin, yaşadıklarını anlattı.
‘EŞİMİ VE KIZIMIN ORUÇ KALDIĞINI SON GÖRDÜM’
Keskin, depremden 10 dakika önce eşi Rabia ve kızı Fatma’nın o gün oruç tutmak için sahura kalktığını ve onları son kez gördüğünü söyledi. Keskin, kendisi ve engelli oğlu Ahmet Barış’ın iki kanepe arasında sıkışıp kalmasına rağmen üzerlerine duvar düşmesi sonucu eşi ve kızının hayatını kaybettiğini söyledi. “Depremde enkaz altında kaldık. Eşim ve kızım aynı odada, ben ve engelli oğlum ise farklı odadaydık. Maalesef eşim ve kızım üzerlerine duvarın çökmesi sonucu hayatını kaybetti.” Duvarın altında sıkışıp kaldıktan sonra hayatını kaybetti. Eşim ve kızımın enkaz altından çıkarılıp hastaneye kaldırıldığında hayatını kaybettiğini öğrendim. 11 Şubat’ta bizi enkazdan çıkarıp hastaneye götürdüler. 13 Şubat’ta enkaz altından ölü olarak çıktıklarını öğrendim. Eşimi ve kızımı en son depremden 10 dakika önce gördüm. Eşim ve “Kızım yan yana sarılarak öldü. Şimdi mezarlarında yan yana uyuyorlar. Oğlum Barış’la 115 saat enkaz altında kaldık. 1,5 metre genişliğinde bir alanda kalmayı başardık ve 60 santimetre yüksekliğinde” dedi.
‘GÜL SUYU İÇTİK, HER ZAMAN UMUT VERDİM’
Keskin, “115 saatlik süreçte yaklaşık 1,5 litre gül suyu aldık. O gül suyunu oğlumla birlikte içtik. Havanın soğuk olması nedeniyle pek susamadık ama saatler geçmiyordu, biz de Ölümü bekliyorduk. Enkazın altından çıkma umudumuz yoktu. Engelli oğlum bu konuda sürekli endişeleniyordu.” Düşen betonu kaldırmamı istedi. Her zaman bizi kurtaracaklarını umuyordum oğlum. Son gün termal kamera geldi. Isıtmalı bir cihazdı. Gruplar uzun süre çalıştı. Bir delik açtılar ve içeri ışık girdi. ‘Burada kimse var mı?’ diye sorulduğunda ıslık çaldık. Daha sonra betonu kesip bizi dışarı çıkardılar. “dedi.
‘YAŞAYACAK TEK KIZIM KALDI’
Eşini ve kızını depremde kaybettikten sonra 10 ay birlikte hayatta kaldığı engelli oğlu Ahmet Barış Keskin’in başka bir hastalıktan hayatını kaybettiğini belirten Keskin, “Oturduğumuz apartman 7 kat 28 daireydi. İkinci katta. Apartmanda 60 kişi hayatını kaybetti. Deprem sırasında aynı odadaydık.” “Uyuyan eşim Rabia’yı ve kızım Fatma’yı dakikalar içinde kaybettik. Üstlerine düşen duvarların altında can verdiler. Depremden 10 ay sonra engelli oğlum Barış’ı başka bir hastalıktan kaybettim. Hayriye Hatice Keskin adında bir kızım var. hayatta” dedi.
